Fabrikanın bacası, fabrikanın kapısı

 
Fabrikanın bacası, fabrikanın kapısı Fabrikanın bacası, fabrikanın kapısı

Artık işçi denildiğinde beyaz yakalı, mavi yakalı, iş güvencesi olan ya da olmayan, yaşamak için emeğini kiralayan milyonlar akla geliyor. İşçi denildiğinde akıllarda sadece mavi tulumu içerisinde, elinde metalden anahtarıyla bir erkeğin belirdiği dönemler elbette çok geride kaldı. . Plazada çalışan da işçi, onun çalıştığı firmanın ürünlerini motor ile dağıtan kurye de işçi, o ürünleri fabrikalarda üretenler de işçi. Emeğin kol ya da kafa olmasına gerek yok. Kısaca çok geniş bir kesimden bahsediyoruz. Doğa mücadelesiyle emek mücadelesini birleştirmeliyiz. Tüm üretim alanlarını simgeliyor. Başlıkta bahsedilen fabrika simgesel bir fabrika. Emeği, doğayı ve insanı sömürmeyen fabrikalar ve yaşam için fabrikanın bacasını da kapısını da önemsemeliyiz.

Fabrikanın bacası, fabrikanın kapısı

. Artık işçi denildiğinde beyaz yakalı, mavi yakalı, iş güvencesi olan ya da olmayan, yaşamak için emeğini kiralayan milyonlar akla geliyor. Emeğin kol ya da kafa olmasına gerek yok. Kısaca çok geniş bir kesimden bahsediyoruz. Tüm üretim alanlarını simgeliyor. Doğa mücadelesiyle emek mücadelesini birleştirmeliyiz. Emeği, doğayı ve insanı sömürmeyen fabrikalar ve yaşam için fabrikanın bacasını da kapısını da önemsemeliyiz. Başlıkta bahsedilen fabrika simgesel bir fabrika. İşçi denildiğinde akıllarda sadece mavi tulumu içerisinde, elinde metalden anahtarıyla bir erkeğin belirdiği dönemler elbette çok geride kaldı. Plazada çalışan da işçi, onun çalıştığı firmanın ürünlerini motor ile dağıtan kurye de işçi, o ürünleri fabrikalarda üretenler de işçi.